Pages

21 Şubat 2010 Pazar

Hayatın şifresini arayanlar için cevap veriyorum...3

http://files.myopera.com/benkelebek/blog adresinden alınmıştır




Kul için hiç olmaktan daha iyi hiçbir şey yoktur, ne zühd ne ilim ne de amel. Kul hiç olunca hep olur.
Bayezid-i Bistami (r.a.)

   Şu hayatın şifresi diye bir rakam dağıtsam okuyucularımıza acaba bu harekete ve dağıtılana itibar ne olur? Yani şifre bu, herşey bunda gizli, bunu anlayan olayı anlar vs gibi. Herkes elinde 3 yazılı kağıda bakıp neler düşünür açıkçası merak ediyorum.

   Genel olarak insanlar zor soruların pek zor cevapları olacağını düşünüyor. Yüzyıllardır çözüm bekleyen bir cebir problemi belki birkaç on yıl çalışılarak çözülebilir genel kanıya göre. Veya şu an için hayal olan bir teknoloji, ancak 2050 yılında umumi kullanımda olabilir (bu 2050 olayı da rakamları yuvarlamaktan başka hiçbirşey değildir de mi? Yani 1900 lü yıllarda bu tip öngörüler için 2000 yılı kullanılıyordu. Şimdi ise 2050-2100 yılı). Fakat kimse bunların kırılma noktalarını teşkil edebilecek ve tüm bir çözümü %90 ından fazlasını içeren bir düşünce/kelime olduğunu kabul etmez, etmek istemez.

   Ciddiyeti bakımından bu tip sorulara her ne kadar benzemese de, geçenlerde izlediğim bir TV şovunda 15-16 yaşlarında bir lise öğrencisine, karşısındakine zor bir soru sorması söylendiğinde genç hiç düşünmeden Hayatın anlamı nedir? diye yapıştırdı. Bu klişe soru belli ki gencimizin aklında en zor sorular bölümünde ilk sırayı teşkil ediyor ve kolay da bir cevabı olmasa gerek kendi düşüncesine göre. Velakin kendisi de "Amerikayı yeniden keşfetme" hastalığına tutulmuş olsa ki halen yanıt bulunmadığını ve süpper zor olduğunu düşündüğü soruyu karşısındakine adeta suratına kremalı pasta atar kıvamda yapıştırdı cevabı (buradan duramıyorum a teşekkür ediyorum zira okuya okuya insan hakkaten yazardan etkileniyormuş :P )

   Amerika yıllar önce keşfolunduğu gibi bu açıkta da kalmadı aslında (hedef Colomb değildir, deyim anlamıyla kullanılmıştır). Yüzyıllardır hakkında tabiri caiz ise durmaksızın eserler yayınlandı, fikirler sunuldu. Daha çabalamak niye? Bistami Hazretleri 1200 sene önce teşhis/tedavi aşamasını bitirmiş, başka problemlere yönelmişken halen bu sorunun cevabını anlamak niye?

   Zamanımızda SüperEgo diye tabir edilen bu olay aslında hayatın şifresi olabilecek bir sıfat. Özlü söze göre (sayfanın başındaki söze müracaat ediniz) hep olmak hiç olmaktan geçiyor. Yani herkesin istediği hep olmak olayının aslında hiç olmaktan geçtiği bir yy dan fazla bir süre önce teşhiş edilmiş. It is obvious (diyesim geldi nedense).

   Hiç olmak arkadaşlıklarınızı kuvvetlendirir, hiç olmak etrafınızdaki insan sayısını artırır, hiç olmak sizi ölümünüzden sonra bile yaşatır, hiç olmak sizi Allah'a yakınlaştırır...

   Daha da bir yorum eklesek ayıp olur zannımca.

(sanki karşısındakine kızar bir havada yazılan yazımdan dolayı tüm okurlardan anlayış bekliyorum ve yine Bistami Hazretleri'nden bir hiçlik şiiri ile yazıyı noktalıyorum)


Bana kemlik edenler daima iyilikle yâd olsun,
Yıkanlar hatır-ı nâşâdımı ya Rabbi şâd olsun
Benim için nâ murad olsun diyenler, bermurad olsun.




Bayezid-i Bistami (r.a.)

1 yorum:

  1. İnsan belki de soruya, yorulmadan anlayabileceği bir cevap arıyordur, diyorum. 3 sayısının öneminin önlenemez yükselişine de vurgu yaparak :)

    YanıtlaSil

Bununla alakalı yazılar

Related Posts with Thumbnails