Pages

18 Ocak 2010 Pazartesi

Penaltı noktasında tavşan.

Allah canavarlığınızı artırsın nasıl bir laftır über salak herif. Bu lafı kime dediğim gizli kalmalı. Açığa çıkmasın. Şöyle bir andı: hani diyaloglar karşılıklı birkaç cümlelik konu paketlerinden oluşur da genelde sonraki cümle önceki ile aynı konu bağlamında bir sekilde ilintili olur ya, yani insan konudan kopulmaması adına öyle cümleler kurar. İşte biz de canavar gibiyim çok şükür lafına cevaben bu kelimeyi de kullanmak isteyerek baştaki cümleyi kurduk. Cümleyi nasıl bir kelmeyle bitirdiğimin farkına vardığımda kelime ağzımdan tüm harfleriyle beraber tamamen çıkmış durumdaydı ve artık çok geçti.
Nasıl ki penaltıyı kullanan futbolcu 60 cm kalınlığında kalecinin koruduğu 7,32 m'lik kaleye topu sokamamayı düşünüyorsa , yani nasıl ki % 95'lik gol ihtimalini göz ardı edip %5'lik kaçırma ihtimalinden korkuyorsa ve bu ihtimale odaklanması kaçırma ihtimalini 10 kat artırıyorsa işte ben de aynen 100 tane mantıklı laf icinden zorlarsan ancak bulunabilecek, 20 derece sıcaklık ve 1 atmosfer basınç şartlarında mümkün değil kullanılmayacak 5 adet cevabın birini kullandım ve inanın penaltı kaçıracağından korkan futbolcu misali o cevaptan kaçamadım, olan oldu. Vücudun tehlikeli veya enerji gerektiren vakalara kasları hazırlamak için pankreasaydı galiba salgılattığı adrenalin hormonu tilt seviyesine ulaşırken titrek sesimle kurtulmaya çalıştım bana 10 dakika gibi gelen 5 saniyelik
boşluktan.
Eğer bir tavşan salaksa araba farlarını görünce yaşadığı kilitlenmeden çıkınca arabaya doğru koşmaya baslar, o arabanın doğrultusunun kapladığı açı tavşanın etrafındaki 360 derecelik tam açının çok ufak bi kısmı olmasına rağmen. Evet salak tavşanlar bunu yapar, niye yapıyor diye sorulmaz, yapar. Ve beyin napıyorsun gerizekalı sorusunu sordu sormadı derken o narin agora tavşanımız kaportada şekildeki gibi bir göçük oluşmasına sebep olur. Zaten bu soruya cevap verebilecek vakti de varsa son bir hamle kenara kaçıp ölmekten kurtulur. Dostlar ben kaçamadım, o tavşandan beter oldum, koştum arabaya doğru 1 aydır mağarada olup çıkamayan ama aniden ilerideki ışık hüzmesini fark eden kaşiflerin işte çıkış kurtulduk diyerek ayağa kuvvet ışığa koşması gibi, farlar gözümü aldı üstelik araba çok yakındı ve hızlıydı.
Sonuç çok vahim: çocuklar nasıllar. Bunu ben mi dedim, odada başka kimse yok evet ben demişim, nolacak şimdi nasıl düzelteceksin off, telefonu yere atsam mı atmasam mı, ipod yerine ifon alsaydık atardim vs. derken bir toparlanma çabası ve Erdem nasıl sorusu. Tabii burası tartışılır toparlama lafı mı yoksa biraz önce kızlarınızı sormuştum şimdi de hususen Erdem'i soruyorum gibi korkunç bir anlamı barındıran bir 2012 cümlesi mi. Bu değerlendirmeyi beni teselli etmek ve gerçeği yüzüme söylemek arasında gidip gelen kardeşlere bırakıyorum.

1 yorum:

  1. Harcanan yetenek. Bunun bi de ekürisi var ama isim verip rencide etmek istemiy0rum

    YanıtlaSil

Bununla alakalı yazılar

Related Posts with Thumbnails